Thursday, April 19, 2012

Ciddi Mevzuatlar

Facebook'ta kendi ekledigim/benim arkadasim olan insanlar, Twitter'da da benim elle sectigim insanlar bile yaptiklariyla beni delirtip, kendilerinden nefret ettiriyorsa bir yerde bir sikinti var arkadas.

21. yuzyilda hala zorunlu askerlik diye bir kavram olmasini aklim almiyor. Meclise girdigimde ilk yapacagim is abi. Cok ilkel ve humanist olmayan bir kavram ama $yuce Turk milleti$'nden korktugu icin kimse dile getiremiyor. Birini zorla aylarca silah tutmaya, savasa gitmeye zorlamak ne demek? Askerligi cazip hale getir, maas artir, egitim firsati ver, bak bakalim daha iyi ordumuz oluyor mu olmuyor mu? Lan beni askere alsan ne olur almasan ne olur, ben ne ise yararim dagda kan gorunce ekrana bakamayan adamim.

Merak ediyorum bundan bir 30,40,50 neyse kac sene sonra bu gunlere donup baktigimizda lan nasil uyusturucu yasakmis, cok garip falan diye dusunecek miyiz? Sonucta $koskoca Ozgurlukler Ulkesi$ alkolu yasaklamisti senelerce, simdi baktigimizda nasil olur falan diyoruz. Belki bir kac on sene sonra da ayni seyi ot icin, kokain icin diyecegiz? Sonucta bunlar zaman alan seyler. Once marijuananin legalize edilmesiyle baslayacak, sonra diger uyusturuculara da sicrayabilir. Ben zaten hic anlamiyorum niye illegal de neyse.

Marijuana'nin yasallastirilmasi tartisiliyor da fuhusun yasallastirilmasi niye tartisilmiyor Amerika'da onu da merak ediyorum. Bu sektorlerde acayip para kaybediyorlar haberleri yok. Akillari baslarina gelir yakinda. Almanya'da Hollanda'da hepsi serbest de bir sikintisi gorulmus? Herseyi iyi denetlersen, guvenli kilarsan hic bir sey olmaz arkadas.

Irkcilik

Oray Egin guzel yazmis Emre hakkinda. Coguna katiliyorum, bence de Emre sadece cirkef bir adamdan fazlasi degil. Zaten Emre hakkinda dusunduklerimi bilen bilir, hic hazzetmem kendisinden. Bu vesileyle de gider zaten sezon sonu.

"Sabahlari saat satar, aksamlari maca cikar, semti Eminonu, Henri Bienvenu" diye bagiran taraftarin futbolcusundan ne bekliyorsun ki? Bu ulkenin sozde en onemli "entellektuellerinden" Okan Bayulgen, Emenike'ye multeci demedi mi? Daha neyi tartisiyoruz ki irkcilik var mi yok mu diye? Hic kimse ama biz onlari sempatik buluruz, Nouma'ya bakin falan demesin. Hala toplumumuzda siyah tenlilere alisamadik ve bir takim bariyerler yikilmadan da bunun olmasi zor.

Bunun cahillikle, geri kalmislikla alakasi yok. Tamamen sosyal tarihle alakali bir durum. (bkz. Trayvon Martin, Norvec katliami etc.)

Peer van Hooijdonk

Twitter'dan lütfen Jennifer Johnson'ı takip eder misiniz, kadın inanılmaz komik. Bağıra bağıra gülüyorum. Facebook'a da yazdım gerçi geçen gün ama heralde bakmamışsınızdır. Kefil olurum kendisine.

Bugün döktürüyorum yine. Kafam rahatlayınca bir espriler patlatıyorum arka arkaya sahabdan beri, 61'de Musa Şov gibi.. Telefon faturam 24 saatte 160 lira arttı ve rekor kırdım heralde. Ödev için sabah karşı 2'de 1 saat kadar 5 kişiyle konferans yaptım ve götümde patladı fena. Ama abi ben Amerikan aksanıyla ingilizce konuşan kadınların ses tonunu çok seviyorum. Az kalsın telefonda kadına pardon ama sesiniz inanılmaz diyecektim, zor tuttum kendini.

Trabzonspor Emre için savcılığa suç duyurusunda bulunmuş, eğer samimi olarak bunu destekleyen varsa tamamen arkadaşlığımı ve tüm ilişkimi gözden geçireceğim. İnsanlığından şüphe ederim. 8 maç ceza vermekle 5 ay hapis yatmak arasındaki farkı kavrayamıyosan insan değilsin. Zaten Emre niye döndüki buralara anlasam... Sanki Trabzon yönetimindeki ameleler herkese ırkçılık yapmıyolar $koduğumun Laz'ı!$

Wednesday, April 18, 2012

Procrastinate much?

Yarına olan, doğrusu yarın geceyarısına due olan take-home midterm'e bakarken, gözüme birşey ilişti, hokey ustası ve aşağı yukarı tanıdığım 3-5 hokeyciden biri olan Wayne Gretzky'inin kızı ne kadar güzelmiş. Sırf o yüzden yazıyorum bu postu. Bence bir bakın twitter'e koyduğu resimlere, follow edin derim..

--edit: Penny Taylor'a geçmiş olsun, umarım hızla iyileşir canım benim

Monday, April 9, 2012

Food for Thought

Her zamanki gibi garip bir saatte post. Insan psikolojisi tabii geç saatte artık hormonel bir değişiklikten mi kaynaklanıyor bilmiyorum melatonin dopamin gelen bir hüzün ve düşünce akışları ve akabininde bir tuhaf post.

bir dolmuş sırasındayım kadıköyde. bilgeadam çıkışı geçen pazar günü. tabii o saatte de dolmuş gelmez, beklerim hep. eskiden guiness içtiğimiz bardan bir evsiz adamdan selpak almıştık, o adam yavaş yavaş geliyor dolmuş sırasına. bozuk para istiyo. çıkardım cebimdeki metalleri. arkamdaki kız bi dakika bekle bozdurup geliyorum dedi. adam ben ve yanımdaki kadına döndü ama belki de kendi kendine konuşuyordu "çok hata yaptım ve hatalarımın bedelini ödüyorum" dedi ve ağlamaya başladı... şimdi ben de eve gideyim bir Amerikan dizisi izleyip buradan nefret ediyorum diyeyim, kendimden utandım. teslim olmamış ama insanlık henüzi parayı bozduran kız geri gelip adama 5 lira verdi. belki birgün bizden de bişey olur.


Howler

Basima bir sey gelmeyecekse itiraf ediyorum: Mad Men sevmiyorum. Kac defa ugrastim, sevmeye calistim olmuyor zorla guzellik. BoardWalk Empire yine daha iyi de o da kesmedi bana daha hizli akan dizi lazim. (bkz. Kuzey Guney)

Son 6 ayda basindan sonuna izledigim futbol maci sayisi literally 1. O da Gs maci iste. Playoff gelsin orda da seyrederim bir iki mac belki ama futbolu sevmedigime karar verdim. Yok oynarken yine Intramural'larda gol kralligi tahtina gozumu koydum o ayri. Ama izlerken maca para koymamissan, ya da siki tuttugun bir takimin maci degilse bir tadi yok.

Bus 174 diye bir belgesel izledim demin cok iyiydi. Hem aksiyon hem sosyopolitik mesajlar icerikli. Aralarda Keanu Reeves cikacak diye beklentiler icine sokuyor film, izleyince anlarsin.

Keanu demisken, Hardball'u izledim ilk defa. Sonunda agla agla Issiz Adam carpi Click uzeri Titanic'in sonu gibiydi. Ah G-Baby ah.

Evet Click'in sonunda gozlerimden sinsi yaslar geldi. Yalan soylemeyin biz bizeyiz surada herkes duygulandi Kate'i uzgun gorunce.

Favori gruplar listenize yeni ekleme geliyor okuyucularim, cikarin kagit kalemleri:

Sunday, April 1, 2012

Intervention

Komsu blogun dususte olan musiki tercihleri sebebiyle intervention yapma geregi duydum. Blog dunyasindaki seviye yukselsin biraz lutfen.



Bu arada HIMYM'deki Quintervention esprisi Jeremy Lin esprilerine gonderme kesin.

HIMYM demisken, sictilar batirdilar yuzlerine bulastirdilar yazik oluyor.

Ayrica 21 Jump Street hic beklemedigim bir sekilde baya komikti, hosuma gitti. Jonah Hill yapiyor adam. Knocked Up'tan iyi, Superbad ile ayni seviye. Ama bir Borat degil tabi. The Dictator'un kotu olmasindan cok korkuyorum. Ozellikle Bruno'dan sonra.

Wednesday, March 28, 2012

Porn for Children

Evet 9gag de commentlerde yakaladım ama burayı haketti gerçekten. baya bi güldüm ben şahsen.
Disclaimer: NSFW!



yes I do know how to embed videos :)

Monday, March 26, 2012

Sexxxy

Bir rekor kırıyorum ve yıllardır ilk defa 3 yazı üst üste ben yazıyorum. What's up???? Gerçi bu yazıya sadece bir video koyucam ama bence bu da sayılır bence çok komik bir video. İyi eğlenceler..

http://www.youtube.com/watch?v=GaoLU6zKaws

PS I love you

Thursday, March 22, 2012

Goddam (!)

komutan yine yazısında üstüme oynamış ama ben pozitif algılıyorum söyldiklerini, zaten güzel şeyler yazmış da özgüveni olmayan biri ters algılayabilirdi. gerçi kendi biraz egosunu da tatmin etmiş de neyse. heralde amsterdam'da son günde (ben yokken) çok eğlenmiş olmalı :) uzun lafın kısası, amsterdam güzel yer. tabii derbiyi izlemek için gittiğimiz banliyö'nün de amsterdam sayıldığını düşünürsek, belki de yereline o kadar güzel gelmiyor olabilir. c'est a la vie süper salladım ama ingilizce such is life demek. yani ben TR'den çıkmak istiyorum o yüzden amsterdam'ı beğeniyorum, orada yaşayan da sıkılıyo vs.

downtown amsterdam'daki kızların güzellik çıtası o kadar yüksek ki, böyle şok oluyor insan. şaka değil bir ara kaybolmuşken kendimi ilk defa yurtdışına çıkmış biri olarak hissetim. snobbish olması için söylemiyorum, o hissiyatı yaratmak istiyorum sizde de. yeni yerler görmek ve yeni insalarla sohbet etmek kadar insanı canlı hissetiren başka birşey yok. Kerem ile ilgili de şu tespiti yapmak istiyorum. Onunla iletişim kurarken her zaman beklediğini 10 katını geri alıyosun. sen a? diyosun o sana somali'nin başkenti söylüyor. kötü bir örnek oldu ama amsterdam'da olan orada kaldığı için bu örnekle yetinceksiniz.

o kadar konsantrasyon kaybına uğradım ki bu hafta haddi hesabı yok. bir iki gün evden çalışmak zorunda kaldım. çalışmada da bu kadar az productive olunmaz heralde. neyseki bu akşam biraz beklenilenin üzerine çıkabildim. artık tabi içime şöyle bi korku giriyo, 2-3 gün yazılıma bakmazsan herşeyi unutucam korkusu. ie. göt korkusu. acaba diyorum ki heyecandan mı. ulan şu yeni işe de geç kalmam heralde. nazar değmesin.

kilo vermemle birlikte halı saha performansıma bir artış oldu. heralde bunu görmezden gelmeyeceksiniz. geçen maç galiba 4 gol attım, 2si sol ayakla. kornerden de attım sayılır ama golü komutan'a yazalım, adam iyi organizasyon yaptı, bir de ilk gol attı ki ben diyim tsubasa, sen de lebron james. ve gerçekten futbolu anlayaman insanlarla futbol oynamak, elektrik priziyle ilişkiye girmek gibi, böyle tüyleriniz diken diken oluyo. ama yine de yapıyosunuz.

fenerbahçe'ye hiçbir ceza gelmeyecekmiş, rahat olun. 100% eminim artık. kaynaklarımı açıklamıyorum ama beni tanıyanlar zaten bilir. beyler michigan state elenmiş eyvah! evet fazla sarkastik oldu ama şey hissini canlandırıyım dedim, böyle sadece march madness'da basket takip edenler olurya, bahis fln oynarlar barlarda. nedir bu herkesin approval sevdası be kardeşim. başkası seni sevince olay mı oluyo. gerçi galiba ben de böyle hareket ediyorum ama neyse. Tokyo essayi yazmış adamım ne de olsa. biraz önce bi arkadaşım bana içindeki insana engel ol, dedi , belki de mutluluğumun anahtarı burda gizli.

happy 420