The Mars Volta- The Widow
The Decemberists- Rox In the Box
State Radio- Right Me Up
Starsailor- Fidelity
Travis- Blue Flashing Light
Thursday, February 17, 2011
Wednesday, February 16, 2011
Taurasi ve Turkiye
Boyle olacagi o kadar belliydi ki. O kadar yazdik, herkes yazdi, bu kadar cabuk karalamayin, yapmayin, etmeyin, Taurasi yapmamistir falan diye ama dinletemedik. Herkes konustukca konustu, iftira ustune iftira, dunyanin en iyi kadin basketbolcusuna demediklerini birakmadilar. Ee ne oldu simdi? Bok atanlar, attiklari bokla kalacak, onlara hic bir sey olmayacak, olan Diana Taurasi'ye, Penny Taylor'a ve Fenerbahce'ye olacak. Her zamanki gibi. Fenerbahce, herkesin onune gecip, buyuk atilimlar yapti mi, ne yapip edilip, her turlu pislige bulasilip asagi cekiliyor. Bu kadar buyuk bir rezillik, skandal olamaz. Butun Amerikan medyasinda bile basliklarda yer aliyor bu olay, Turkiye'nin imajini, prestijini o kadar zedeleyen bir olay ki bu.
Zaten Turkiye'yi bilen, gerceklerini taniyan kim sasirdi ki bu olaya? Munevver Karabulut cinayetinde kanita sperm bulastiran, Hrant Dink cinayetinde hic birsey yapmayip, katil zanlilarini yucelten bu ulke degil mi? Basketbol gibi onurlu olduguna inandigim bir spor dalinin bile icine ettiler. Hic bir seyin tadini birakmiyorlar sagolsunlar. Bu ulke bir bok haketmiyor abi, gelismesin basketbol, kadin sporu falan, Fenerbahce de kapatsin bu dallari, bu ulkeye fazla cunku boyle seyler.
Zaten ilk geldigi gunden beri fazlaydi Diana Taurasi bu ulkeye. Ona bok atan zavallilar hakkinda hic birsey yapilmayacak, ama Diana kariyeri ve hayati boyunca bu suclamayla, bu olayla yasamak zorunda kalacak. Kimsenin boyle bir insana, ve koskoca Fenerbahce'ye bunu yasatmaya hakki yok. Aziz Yildirim, adamsa da bunun pesini birakmaz, ne federasyon kalir, ne doping kurumu, kimse boyle bir rezillikten sonra koltugunda rahatca oturamaz. Cunku Fenerbahce'nin Turkiye'de kimseden korkmamasi, cekinmemesi gerekir, gerekirse Meclis'e Basbakan'a gidilip sorumlularin kellelerinin alinmasi lazim.
Simdi ne olur bilemem, Diana ile Penny geri doner mi. Hic zannetmiyorum, onlarin yerinde olsam bu ulkeye adim atmam bir daha ama icimde de bir umut var acikcasi ikisini de bu formayla bir kez daha izlemek icin.
Zaten Turkiye'yi bilen, gerceklerini taniyan kim sasirdi ki bu olaya? Munevver Karabulut cinayetinde kanita sperm bulastiran, Hrant Dink cinayetinde hic birsey yapmayip, katil zanlilarini yucelten bu ulke degil mi? Basketbol gibi onurlu olduguna inandigim bir spor dalinin bile icine ettiler. Hic bir seyin tadini birakmiyorlar sagolsunlar. Bu ulke bir bok haketmiyor abi, gelismesin basketbol, kadin sporu falan, Fenerbahce de kapatsin bu dallari, bu ulkeye fazla cunku boyle seyler.
Zaten ilk geldigi gunden beri fazlaydi Diana Taurasi bu ulkeye. Ona bok atan zavallilar hakkinda hic birsey yapilmayacak, ama Diana kariyeri ve hayati boyunca bu suclamayla, bu olayla yasamak zorunda kalacak. Kimsenin boyle bir insana, ve koskoca Fenerbahce'ye bunu yasatmaya hakki yok. Aziz Yildirim, adamsa da bunun pesini birakmaz, ne federasyon kalir, ne doping kurumu, kimse boyle bir rezillikten sonra koltugunda rahatca oturamaz. Cunku Fenerbahce'nin Turkiye'de kimseden korkmamasi, cekinmemesi gerekir, gerekirse Meclis'e Basbakan'a gidilip sorumlularin kellelerinin alinmasi lazim.
Simdi ne olur bilemem, Diana ile Penny geri doner mi. Hic zannetmiyorum, onlarin yerinde olsam bu ulkeye adim atmam bir daha ama icimde de bir umut var acikcasi ikisini de bu formayla bir kez daha izlemek icin.
Friday, February 4, 2011
Kadin hakemler? (2)
Oncelikle kendilerinden '3-5 kendini bilmez' diye bahsettigim forumumuzun sadik takipcilerine tesekkur ediyorum. Komutan (AA) kardesim onceki yazima 3 soruyla yorum yapmis ve aslinda cevap vermis. Bu sorulari analiz etmeden once Hincal Uluc'un bugunku yazisina deginmek istedim cunku Hakki Yalcin gibi o da kadin hakemler ile ilgi yazmis. Ama gercekten uzun suredir Hincal Uluc gibi entellektuelligiyle gurur duyan, kulturlu bir sahsin bu kadar cahil oldugunu gormemistim. Tekrar tekrar ulkemizin okumus cahillerle dolu oldugu gercegini goruyorum. Gercekten herkes tarafindan okunan bir gazetede bu kadar dayanaksiz, seksist bir yazi nasil yayimlanmis anlam veremiyorum ve bu surecte yer alan herkesten utaniyorum!
Gelelim yazinin problemli noktalarina sonra da Komutan'in sorularina gececegiz. Sayin Uluc Turkiye'de bayan hakemlere neden orta hakem gorevi verilmedigini su sekilde cevapliyor: hangi ulkede onlara gorev veriliyor ki. Ornek olarak da Italya, Fransa ve Brezilya'yi vermis. Ben de sorarim o zaman size Sayin Uluc: Bundan 80 yil once de herkes hangi ulkede kolelere hak veriliyor ki mantigiyla hareket ediyorlardi ve bu da kolelik sistemini sonsuz bir donelgeye ceviriyordu. Biz standart olarak en iyiyi ve en esiti saglamak zorundayiz! Demokrasinin en temel ilkesi azinlik haklarini korumak ise biz de kadinlara her alanda esit imkanlar sunmakla yukumluyuz. Niye kendimize Italya, Fransa ve Brezilya'yi ornek aliyoruz da kadin orta hakemlerin bulundugu Almanya'yi ornek almiyoruz? Veya da cogu ulke 'Ermeni soykirimi'ni kabul ediyor diye biz de edelim mi simdi?
Ikinci problemli nokta ise kadinlarin hakemlige meraki. Hincal Bey siz kim oluyorsunuz da Dunya'nin hicbir yerinde kadinlarin hakemlige ilgi duymadigini soyluyebiliyorsunuz. Erkeklerin domine ettigi bir dunya duzeninde kadinlarin neye ilgi duyup duymadigini dogru olarak nasil olcebilirsiniz. Kadinlar eger iddia edildigi gibi hakemlige ilgi duymuyorlarsa bunun tek sorumlusu onlari futboldan ve spordan (ve binbir turlu oteki alanlardan) uzak ve ilgisiz tutan erkeklerdir. Field of Dreams filmini izleyenler bilir, Kevin Costner tarlasinda beyzbol stadi insaa etmek ister hayalet olarak gordugu oyuncular ile oynamak icin. Herkes ondan suphe duyar ama butun film herkese "If you build it, they will come" der. En sonunda stadi insaa ettikten sonra oyuncular birer birer gorunur ve beraber oynarlar. Buradan cikarmak istedigim sonuc su: eger Lale Orta'ya bir sezon sans taninirsa onumuzdeki yillarda 500 tane Lale Orta'miz olur. Burada onemli olan kadinlarin ilgisini tesvik edecek sistemi kurmada. Erkekler annelerinin karnindan hakem cikmiyorlar ya.
Komutan'nin sorularina cevap vermede sira (sorulari tekrar yazmayacagim, bir onceki yazinin yorum kismina bakabilirsiniz). Amerikan acik goruslulugu bana birsey ogrettiyse o da sudur: realist cerceve icerisinde ideale ulasmak. Evet halen radikal fikirlerim var ama gerceklestirilebilecek olasiklarla sinirlanmis radikal fikirler. Ikinci sorudaki erkegin fiziksel gucunun is alaninda kadinlara ustunluk sagladigi konusuna katilmiyorum ancak kapitalizmin bu esit olmayan duzeni sonsuzlastirdigi konusunda hemfikirim. Esyalara verilen deger insanlara da uygulaninca hem seksist hem de irkci bir toplum olusuyor.
Son sorunun cevabi biraz karisik olacak. 50 sene once nasil kadinlarin haklari bugunkunun yarisindan bile azi konumundaydiysa bundan 50 sene sonra da ayni degisiklik beklenebilir cunku en azindan su an 50 sene oncekinden daha liberal ve acik goruslu bir toplumda yasiyoruz. Kadinlar nufusun yuzde 50sinden fazlasini olusturuyorlar ve bu yuzden secimlerde cok kuvvetli bir 'azinlik' konumundalar. Buradan edindikleri siyasi guc onlara ileride esit maas, mecliste esit temsil edilme, taciz kanunlarinin sertlestirilmesi gibi cesitli, esitligi ideal ve gercek esitlilik seviyesine cekecek siyasi reformlar kazandiracak. Yani kisacasi ben erkek egemen toplumun bunu kabul edecegini soylemiyorum, baska sanslari olmadigini iddia ediyorum. Umarim yeterince acik olmustur. Ama ileride baska insanlardan da yorumlar bekliyorum. Komutan'a da tesekkur ederim yazimi ciddiye aldigi icin.
Saygilar
Gelelim yazinin problemli noktalarina sonra da Komutan'in sorularina gececegiz. Sayin Uluc Turkiye'de bayan hakemlere neden orta hakem gorevi verilmedigini su sekilde cevapliyor: hangi ulkede onlara gorev veriliyor ki. Ornek olarak da Italya, Fransa ve Brezilya'yi vermis. Ben de sorarim o zaman size Sayin Uluc: Bundan 80 yil once de herkes hangi ulkede kolelere hak veriliyor ki mantigiyla hareket ediyorlardi ve bu da kolelik sistemini sonsuz bir donelgeye ceviriyordu. Biz standart olarak en iyiyi ve en esiti saglamak zorundayiz! Demokrasinin en temel ilkesi azinlik haklarini korumak ise biz de kadinlara her alanda esit imkanlar sunmakla yukumluyuz. Niye kendimize Italya, Fransa ve Brezilya'yi ornek aliyoruz da kadin orta hakemlerin bulundugu Almanya'yi ornek almiyoruz? Veya da cogu ulke 'Ermeni soykirimi'ni kabul ediyor diye biz de edelim mi simdi?
Ikinci problemli nokta ise kadinlarin hakemlige meraki. Hincal Bey siz kim oluyorsunuz da Dunya'nin hicbir yerinde kadinlarin hakemlige ilgi duymadigini soyluyebiliyorsunuz. Erkeklerin domine ettigi bir dunya duzeninde kadinlarin neye ilgi duyup duymadigini dogru olarak nasil olcebilirsiniz. Kadinlar eger iddia edildigi gibi hakemlige ilgi duymuyorlarsa bunun tek sorumlusu onlari futboldan ve spordan (ve binbir turlu oteki alanlardan) uzak ve ilgisiz tutan erkeklerdir. Field of Dreams filmini izleyenler bilir, Kevin Costner tarlasinda beyzbol stadi insaa etmek ister hayalet olarak gordugu oyuncular ile oynamak icin. Herkes ondan suphe duyar ama butun film herkese "If you build it, they will come" der. En sonunda stadi insaa ettikten sonra oyuncular birer birer gorunur ve beraber oynarlar. Buradan cikarmak istedigim sonuc su: eger Lale Orta'ya bir sezon sans taninirsa onumuzdeki yillarda 500 tane Lale Orta'miz olur. Burada onemli olan kadinlarin ilgisini tesvik edecek sistemi kurmada. Erkekler annelerinin karnindan hakem cikmiyorlar ya.
Komutan'nin sorularina cevap vermede sira (sorulari tekrar yazmayacagim, bir onceki yazinin yorum kismina bakabilirsiniz). Amerikan acik goruslulugu bana birsey ogrettiyse o da sudur: realist cerceve icerisinde ideale ulasmak. Evet halen radikal fikirlerim var ama gerceklestirilebilecek olasiklarla sinirlanmis radikal fikirler. Ikinci sorudaki erkegin fiziksel gucunun is alaninda kadinlara ustunluk sagladigi konusuna katilmiyorum ancak kapitalizmin bu esit olmayan duzeni sonsuzlastirdigi konusunda hemfikirim. Esyalara verilen deger insanlara da uygulaninca hem seksist hem de irkci bir toplum olusuyor.
Son sorunun cevabi biraz karisik olacak. 50 sene once nasil kadinlarin haklari bugunkunun yarisindan bile azi konumundaydiysa bundan 50 sene sonra da ayni degisiklik beklenebilir cunku en azindan su an 50 sene oncekinden daha liberal ve acik goruslu bir toplumda yasiyoruz. Kadinlar nufusun yuzde 50sinden fazlasini olusturuyorlar ve bu yuzden secimlerde cok kuvvetli bir 'azinlik' konumundalar. Buradan edindikleri siyasi guc onlara ileride esit maas, mecliste esit temsil edilme, taciz kanunlarinin sertlestirilmesi gibi cesitli, esitligi ideal ve gercek esitlilik seviyesine cekecek siyasi reformlar kazandiracak. Yani kisacasi ben erkek egemen toplumun bunu kabul edecegini soylemiyorum, baska sanslari olmadigini iddia ediyorum. Umarim yeterince acik olmustur. Ama ileride baska insanlardan da yorumlar bekliyorum. Komutan'a da tesekkur ederim yazimi ciddiye aldigi icin.
Saygilar
Friday, January 28, 2011
Kadin hakemler?
Bugun Hakki Yalcin yazisinda futbol dunyasina neden bayanlari sokmadigimizi sorgulamis. Gercekten "Avrupa Birligine ihtiyaci olmayan Turkiye"'yi de gormus oluyoruz boylece. Ama ozellikle kuresel olarak sayilari erkeklerden fazla olan bayanlar bence Turk hakeminin kalitesini yukseltir. Deniz Coban'dan iyi yuzlerce bayan hakem olmali "koskoca" Turkiye Cumhuriyeti'nde. Ama ben aslinda bu kadinlari toplumdan uzak tutma anlayisina bakmak istedim bugun. Uzun suredir yazi yazmiyorum da blogda ama bugun gercekten bu soru inanilmaz aklimi kurcaladi ve bu blogu takip eden "3-5 kendini bilmez" ne dusunuyor acaba diye merak ettim. Umarim herkesi de biraz dusundurmus olurum.
Yazdiklarim ve dusunduklerim burada aldigim Women's Studies derslerinden ilham ve kaynak alinarak gerceklestirilmistir ama dusuncenin kendisi bildigim kadariyla orjinal. Kadinlarin gunumuzde Amerika'da dahil olmak uzere sosyal ve hukuki acilardan erkeklere oranla dezavantajli olduklarini hepimizin bildigi ve kabul ettigini varsayarak devam edin okumaya. Benim fikrim sudur ki bence biz erkekler olarak kadinlarin ellerinde bulunan potansiyel guc'u dondurmak adina erkeklerin domine ettigi bir sosyal toplum yarattik.
Baktiginiz zaman cocuk dogurma kabiliyeti ve bu konudaki karar gucu cogu ileri toplumda kadinlarin elinde (bu konuda Turkiye'yi ileri toplum saymiyorum). Bir kadindan hoslaniyorsan yine oyle ellini kolunu sallaya sallaya "bugun de cok guzelseniz" dersen, toplum seni yeriyor, kadin irkiliyor hatta bazi durumlarda tutuklanabiliyorsunuz. Kadinlarin birebir iliskilerdeki ellerindeki bu potansiyeli kullanmalarini engellemek icin cinsiyet ayrimini yarattigimizi dusunuyorum. Yoksa yuzeysel olarak baktiginizda biyolojik erkek ustunlugunu kadinlarin yerlebir etmeleri cok da caba gerektirmez. Ama biz erkekler olarak binlerce yil kadinlarin toplumda soz ve hak sahibi olmalarini engelledigimiz icin su an sosyal toplumun lideriyiz. Burada altini cizdigim potansiyel gucun ikili iliskilerde en ust seviyeye ciktigini unutmamak gerekir. Hani kadinlar soyle kotudur, boyle seytanidir diyenler varya iste onlar bu ikili iliskilerdeki guc sisteminden zarar gormus olanlardir.
Ama benim dusuncem bundan 50 yil sonra kadinlar erkekleri hayatta her acidan gececek ve ezilenler erkekler olacak. Hepimize simdiden gecmis olsun! Escinsel insanlara olan sevgi ve saygim her gecen gun daha yukseliyor cunku bizden once kadinlarin dogasini gormusler. Tebrikler!
Yazdiklarim ve dusunduklerim burada aldigim Women's Studies derslerinden ilham ve kaynak alinarak gerceklestirilmistir ama dusuncenin kendisi bildigim kadariyla orjinal. Kadinlarin gunumuzde Amerika'da dahil olmak uzere sosyal ve hukuki acilardan erkeklere oranla dezavantajli olduklarini hepimizin bildigi ve kabul ettigini varsayarak devam edin okumaya. Benim fikrim sudur ki bence biz erkekler olarak kadinlarin ellerinde bulunan potansiyel guc'u dondurmak adina erkeklerin domine ettigi bir sosyal toplum yarattik.
Baktiginiz zaman cocuk dogurma kabiliyeti ve bu konudaki karar gucu cogu ileri toplumda kadinlarin elinde (bu konuda Turkiye'yi ileri toplum saymiyorum). Bir kadindan hoslaniyorsan yine oyle ellini kolunu sallaya sallaya "bugun de cok guzelseniz" dersen, toplum seni yeriyor, kadin irkiliyor hatta bazi durumlarda tutuklanabiliyorsunuz. Kadinlarin birebir iliskilerdeki ellerindeki bu potansiyeli kullanmalarini engellemek icin cinsiyet ayrimini yarattigimizi dusunuyorum. Yoksa yuzeysel olarak baktiginizda biyolojik erkek ustunlugunu kadinlarin yerlebir etmeleri cok da caba gerektirmez. Ama biz erkekler olarak binlerce yil kadinlarin toplumda soz ve hak sahibi olmalarini engelledigimiz icin su an sosyal toplumun lideriyiz. Burada altini cizdigim potansiyel gucun ikili iliskilerde en ust seviyeye ciktigini unutmamak gerekir. Hani kadinlar soyle kotudur, boyle seytanidir diyenler varya iste onlar bu ikili iliskilerdeki guc sisteminden zarar gormus olanlardir.
Ama benim dusuncem bundan 50 yil sonra kadinlar erkekleri hayatta her acidan gececek ve ezilenler erkekler olacak. Hepimize simdiden gecmis olsun! Escinsel insanlara olan sevgi ve saygim her gecen gun daha yukseliyor cunku bizden once kadinlarin dogasini gormusler. Tebrikler!
Friday, January 7, 2011
Penny Taylor
Tuesday, January 4, 2011
Aykut Kocaman, Aziz Yildirim, Taraftar vs.
Blog'a uzun zaman ara verince bu konuda da yazamadik tabi ki ama en son yazdigimizdan beri degisen hic bir sey yok. Hala bazi Fenerbahceliler ile ayni takimi tutmaktan utaniyorum, hala Aziz Yildirim'in yonetim anlayisindan igreniyorum ve Fenerbahce futbol takimiyla hala ilgilenmiyorum. Maclari pek takip ettigim yok, anca eger tesadufen mac saatinde bilgisayar basindaysam falan bakiyorum, ama ne eski tutkum var ne de istegim. Ancak yine de icimde kalan bir kac sey var paylasmak istedigim.
Oncelikle antu.com denen guya Fenerbahce taraftarlarinin bulusma platformu kadar zavalli bir site gormedim. Fenerbahce Acibadem'in Dunya Sampiyonu oldugu gun hala Aykut Kocaman'i kovdurtmaya calisan gorseller ana sayfada duruyor. Gorselin ana fikri de su: Aykut Kocaman'in calistirdigi takimlar yazilmis; Istanbulspor, Konyaspor, Ankaraspor vs. sonra da Aykut Kocaman'in Fenerbahce'yi haketmedigi imasi yapilarak BURASI FENERBAHCE yazilmis. Boyle bir ayip ve zavallilik olamaz. Benim hic bir zaman anlamadigim konu su; tamam Aykut Kocaman kotu bir hoca olabilir, gitmesi gerektigini dusunebilirsin, ancak Aykut o goreve kendi kendisini mi getirdi? Kendisi zorla mi o koltukta oturuyor? O taptiginiz Aziz Yildirim onu oraya getirdi ve o gorevde tutuyor. Ama antu.com ve Aziz saksakcilari bunu anlayamiyor, varsa yoksa Aykut istifa etsin. Niye etsin abi adam? Bu ayni adamlar zamaninda Zico icin de yapti aynisini, Aragones icin de yapti, kardesim anlamiyor musunuz, gormuyor musunuz? Eger her gelen teknik direktor sucluysa, kotuyse ortada daha buyuk bir sorun yok mudur? Bu teknik direktorleri goreve getiren sonra sampiyon olamadi diye hemen gonderen anlayisin bunda etkisi yok mudur? He ama Aziz Yildirim'a boyle bir tepki koyabilir mi kamuoyu veya antu.com? Tabi ki hayir.
Evet Aykut Kocaman bence de yetersiz bir hoca, ancak son yillarda takimimizi calistiran hocalarin hepsinden daha cok yakisiyor bu goreve. Bir taraftar toplulugu, kendi cocugunu, tarihinin en efsane oyuncularindan, hayatini Fenerbahce'ye adamis bir insani ancak bu kadar cabuk silebilir. Isterse Aykut Kocaman kume dusursun bizi, ne farkeder, o Fenerbahceli Aykut, ve Fenerbahce'ye kattiklari hepimizin boyunu asar, ama Fenerbahce'de vefa ne zaman bir semt adi disinda bir sey oldu ki?
Oncelikle antu.com denen guya Fenerbahce taraftarlarinin bulusma platformu kadar zavalli bir site gormedim. Fenerbahce Acibadem'in Dunya Sampiyonu oldugu gun hala Aykut Kocaman'i kovdurtmaya calisan gorseller ana sayfada duruyor. Gorselin ana fikri de su: Aykut Kocaman'in calistirdigi takimlar yazilmis; Istanbulspor, Konyaspor, Ankaraspor vs. sonra da Aykut Kocaman'in Fenerbahce'yi haketmedigi imasi yapilarak BURASI FENERBAHCE yazilmis. Boyle bir ayip ve zavallilik olamaz. Benim hic bir zaman anlamadigim konu su; tamam Aykut Kocaman kotu bir hoca olabilir, gitmesi gerektigini dusunebilirsin, ancak Aykut o goreve kendi kendisini mi getirdi? Kendisi zorla mi o koltukta oturuyor? O taptiginiz Aziz Yildirim onu oraya getirdi ve o gorevde tutuyor. Ama antu.com ve Aziz saksakcilari bunu anlayamiyor, varsa yoksa Aykut istifa etsin. Niye etsin abi adam? Bu ayni adamlar zamaninda Zico icin de yapti aynisini, Aragones icin de yapti, kardesim anlamiyor musunuz, gormuyor musunuz? Eger her gelen teknik direktor sucluysa, kotuyse ortada daha buyuk bir sorun yok mudur? Bu teknik direktorleri goreve getiren sonra sampiyon olamadi diye hemen gonderen anlayisin bunda etkisi yok mudur? He ama Aziz Yildirim'a boyle bir tepki koyabilir mi kamuoyu veya antu.com? Tabi ki hayir.
Evet Aykut Kocaman bence de yetersiz bir hoca, ancak son yillarda takimimizi calistiran hocalarin hepsinden daha cok yakisiyor bu goreve. Bir taraftar toplulugu, kendi cocugunu, tarihinin en efsane oyuncularindan, hayatini Fenerbahce'ye adamis bir insani ancak bu kadar cabuk silebilir. Isterse Aykut Kocaman kume dusursun bizi, ne farkeder, o Fenerbahceli Aykut, ve Fenerbahce'ye kattiklari hepimizin boyunu asar, ama Fenerbahce'de vefa ne zaman bir semt adi disinda bir sey oldu ki?
Monday, January 3, 2011
2010's Top 10 Albums
Tabi ki dinledigimiz kadariyla ve tamamen subjektif bir sekilde. In no particular order:
Kanye West- My Beautiful Dark Twisted Fantasy
Midlake- The Courage of Others
Vampire Weekend- Contra
Band of Horses- Infinite Arms
Arcade Fire- The Suburbs
Amy Macdonald- A Curious Thing
Kings of Leon- Come Around Sundown
Mumford&Sons- Sigh No More
Crystal Castles- Crystal Castles II
Belle&Sebastian- Write About Love
Kanye West- My Beautiful Dark Twisted Fantasy
Midlake- The Courage of Others
Vampire Weekend- Contra
Band of Horses- Infinite Arms
Arcade Fire- The Suburbs
Amy Macdonald- A Curious Thing
Kings of Leon- Come Around Sundown
Mumford&Sons- Sigh No More
Crystal Castles- Crystal Castles II
Belle&Sebastian- Write About Love
Playlist of the Week
Adele- Cold Shoulder
Duffy- Mercy
Midlake- In The Ground
Of Montreal- I Feel Ya Strutter
Ayna- Dur Biraz
Duffy- Mercy
Midlake- In The Ground
Of Montreal- I Feel Ya Strutter
Ayna- Dur Biraz
Midlake
Cok iyi grup, guzel grup. Kesfettikten beri baska grup bu tadi veremiyor. Acts of Man, Core of Nature ve Bring Down'u ozellikle tavsiye ederim. Dinleyin, dinletin.
Taurasi

Oncelikle, su bariz ki koskoca Diana Taurasi'nin, salak bir Istanbul Universitesi lig maci icin doping yapacak hali yok. Zaten kariyeri boyunca Avrupa ve WNBA'in en iyi takimlarinda, en ust seviyede oynamis bir oyuncunun doping yapmasinin hic bir anlami yok, zaten Taurasi'nin buna ihtiyaci da yok.
O ihtimali goz onunde bulundurmaya gerek yok. Ortada dolasan iddialara da bir sey belli olana kadar inanip, Taurasi'nin ustune gitmenin anlami yok. Ama tartismasiz dunyanin en iyi basketbolcusu olarak gorulen, bu seviyedeki bir oyuncunun kariyerini lekeleyecek, zedeleyecek bir aptallik yapmis olmasina ihtimal vermiyorum. Kici kirik Turkiye Ligi icin veya daha once zaten cokca kazandigi Euroleague icin kariyerini tehlikeye atacagina inanmiyorum bu kadar hirsli, disiplinli ve caliskan bir oyuncunun.
Spekulasyon yapmak istemiyorum, ancak federasyonun ve bizim basketbol subemizin ihmalkarligi ve isbilmezligi yuzunden Turkiye ve basketbol bir yildiz kaybedecek bunu hissediyorum. Oyuncu yonetmeyi bilmemenin sonuclaridir bu. Taurasi gibi bir oyuncuyu getiriyorsun ve boyle bir rezillik yasaniyor inanilir gibi degil. Sen boyle bir yildiz getiriyorsun ama o ne madde kullaniyor, hangi ilaci aliyor falan takip etmiyorsun, ustune oyuncunu koruyamiyorsun, basina siziyor bu gercekler, Taurasi yipraniyor ve kariyerini zedeliyorsun.
Bakalim bu isin altindan daha neler cikacak, ama dun de Penny Taylor'un aglayarak doping testine girmek istememesi, test kurumuna guvenmedigini soylemesi, yabanci oyuncularin gozunde Turkiye ve Fenerbahce'nin imajini zedeleyen olaylar. Simdi ne olur? Taurasi ceza alir, sozlesmesi fesh edilir, yerine baska bir oyuncu getirilir, sene sonunda Penny Taylor da gider, olan Taurasi'ye ve Fenerbahce'nin Euroleague sampiyonlugu umutlarina olur. Emegi gecenlere tesekkurler...
Sonuna kadar arkandayiz Taurasi.
Subscribe to:
Posts (Atom)