Wednesday, July 28, 2010

Fenerbahce 2011

Cem'in Fenerbahce analizinin -sasirarak- coguna katildigimi soylemeliyim. En azindan analizinin kendi dusunceleri oldugunu belli etmis. Saygi duymak gerek. Katildigim noktalar ile baslayayim. Takimimiz 2004 senesinden beri cok kisaldi. Lugano bile cok uzun sayilmaz bana gore. Zamanin Servet ve Luciano'lu savunmasi, Hooijdonk gibi forveti nerede? Ama ayni zamanda artik yavas yavas bu boy farki -fizik ve kuvvet degil- futbolda onemi kaybediyor bence. Ispanya kendinden daha uzun takimlardan duran toptan gol yemedi, ve ustune bu yoldan golde buldu. Bence duran top savunmasında organizasyon ve markaj daha onemli konumda. Cok problem olacagini dusunmuyorum sahsen ama dogru bir tespit.
Gelelim savunmadaki eksikliklere. Ben zaten hicbir zaman Bilica'nin bizim kalitemizde olduguna inanmamistim. Bence Ilhan ve Bekir kendisinden cok daha seri ve guvenli oynarlar. Lugano'nun yaninda bir Turk stoperin cok problem olacagini zannetmiyorum. Ozellikle Ilhan solak ve topu oyuna nispeten iyi sokuyor. Bekir de aralarından en cabuk stoper. Bu kombinasyonlar denenebilir. Bana gore sag kanattan cok stoper eksigimiz vardi. Mesela Ferrari olabilir kiralik olarak, hazir Besiktas elden cikarmak istiyorken. Ne de olsa Mehmet Topuz, Ozer, Kazim gibi adamlar var kanat pozisyonunu idare edebilecek. Ee daha bir de Ugur Boral var solda Caner ile beraber. Stoper transferi daha uygun olurdu ama Turk oyunculara guvenmek de yerinde bir karar -riskli olsada-olabilir. Zaman gosterecek. Hatta ve hatta halen Emre disinda oyunu iki yonlu oynayabilecek orta saha oyuncumuz yok. Belki de kadroda yer bulamayan Mehmet Topuz gibi isimler bu pozisyonu ogrenebilirler. Kendisi sag bek bile dusunulebilir Gonul'un yoklugunda. Cunku Bekir ve Onder cok yetersiz kaliyorlar.
Ben Gyan konusuna katilmiyorum. Bence bize Gyan veya Altidore tarzi bir forvet her kulvarda yeterli olacaktir. Sonuc olarak biz de Avrupa'da geriye cekilerek oynuyoruz ve bize bir yirtici forvet lazim. Genc ve kuvvetli olması lazim. Pavluychenko ve Santa Cruz cok yaslilar ve agirlar aynı zamanda. Ozellike Roman'in son vuruslari da bence tartismaya acik. Amerika ve İngiltere'de kazmaligiyla unludur kendisi. Ben katilmasam da boyle taniniyor. Bence ikisi de etkisiz olur ama bu benim gorusum tabii ki. Roman ve Roque'de sertlikte etki gosteremezler bence. Ama tabii ki ben Altidore'u tercih ederim cunku Afrika Kupasi derdi yok ve daha 20 yasinda. Ve Fenerbahce'nin Amerika pazarinda taninmasina yardimci olur. (Dunya Kulubuyuz ya ;) ) Umarim Sampiyonlar Ligi'ne katiliriz bu sene cunku artık maddi olarak da ihtiyacimiz var sadece prestij olarak degil.
Fenerbahce istedigi oyuncuyu alir lafi Kaka'yi alabiliriz demek degil. Bence kelimesi kelimesine anlamak icin kendimizi zorlamamamiz lazim (!) Bu laftan kasit bugun Fenerbahce Hazard icin 19 milyon Euro'ya kadar cikabilir demektir. Kisisel tercihler sebebiyle gelmeyen oyuncular bu lafin etkisi altinda olmamali. Joe Cole, Hazard ve Krasic (resmen istendigini bildigim oyuncular) gibi oyuncular gelmek istemiyorlarsa bunun Aziz Yildirim'in "masallariyla" alakasi yok. Hazard bilhassa gelmek istedi ama Lille 25 milyon Euro icin diretti deniliyor. Boylece Dia 4'uncu tercih oluyor. Bugun Mourinho'da Kolarov'u Man City'ye kaybetti. Transferde cok farkli faktorler var. Bunlardan demek istedigim Fenerbahce istedigi oyuncuyu alir lafi bir marketing stratejisidir. Nasil Man Utd Asya'da kamp yapiyorsa, Fenerbahce'de Turk taraftarlarin gonlunu bu sekilde aliyor. Ama onun disinda transfer stratejisine ben de katiliyorum. Yedek oturtulmasi nispeten kolay ve basariya ac oyuncu transferi daha akilli geliyor. Transferde gec kalinmasi ozellikle Dunya Kupasi olan bir yazda cok garip degil bence. Ben cok dertli degilim cunku sonuc olarak Semih, Gokhan Unal ve takimin diger parcalarina daha ilk gunden guvenmeyeceksek takimda olmalarinin ne anlami var?
Benim bunlardan cok en merak ve endise ettigim konu sezon oncesi kampindaki antrenmanlar. Esat Dergi'de bu haftaki yazisinda bahsetmis. Herkes topla baslamaktan cok memnun ANCAK kimsenin "pestili cikmiyor". Umarim Mustafa Denizli donemindeki gibi 65'ten sonra yorulan ve temposuz kalan bir takim olmaz. Hep 5'e 2 ve cift kale mac duyuyorum. İnsallah dertlerim anlamsizdir. Simdilik Fenerbahce analizim bu kadar ama bu aksamki mactan sonra bir mac sonrasi analizi dusunuyorum. Bu aksam hazirlik maclarinin 10 kat uzerine cikamazsak fark yeriz diye dusunuyorum. İyi sanslar Fenerbahce!

No comments:

Post a Comment